29 Temmuz 2010 Perşembe

tramvayda müzik keyfi




Merhabalar tekrardan. Birkaç gündür istiklalde sanki bayram havası var. Belki gidenler biliyordur. Tarihi travmayımızın arkasına takılmış bir müzik grubu her akşam blues müzikleriyle insanları coşturuyor. O kadar güzel parçalar çalıyorlar ki insanın eğlenmemesi mümkün değil. Bugün yeniden taksimdeyken karşılaştım ve benim gibi birsürü insan durup dinleyip ritme ayak uydurup dansettiler. İnsan o kadar eğleniyor ki dert tasa kalmıyor inanın. Hatta ilk gördüğümüzde binememiştik tramvaya ama ikinci seferde koştura koştura gidip hemen atladık biz de yakından dinleyelim bir de öyle gezelim istiklalde diye.Hopladık zıpladık. Hepinizin mutlaka görmesini tavsiye ediyorum çok güzel bir deneyim oluyor. Hatta insanın yanlarına gidip şarkı söyleyesi geliyor. Tabi ki ben böyle bişey yapmam yoksa yumurta falan atarlar bana :) Ama sesine güvenen varsa bunu bile yapabileceğinize inanıyorum. Ama eşlik etmesi bile çok hoş. İş çıkışı saatine denk geldiği için o saatlerde giden herkes görebilir. Asmalı mescitte eğlenceli bir günden sonra keyfinize keyif katabilirsiniz. Hatta bir resmini çektim akşam yazacağım yazıyı düşünerek o anda daha da keyiflendim. Artık söylemesi benden dinlemesi sizden :)

28 Temmuz 2010 Çarşamba

Benim çocukluğum



Yeniden merhabalar.Sevgili iş arkadaşım Didem bir yazısında çocukluğundan bahsetmiş.Okudukça ben de bazı şeyleri çok daha net hatırladım ve çok hoşuma gitti.Sanki çocukluk günlerim gözümün önüne geldi ve ben de bahsetmek istedim biraz.

İlkokul zamanlarım benim için çok değerliydi.Çocukluğumu doya doya yaşayabildiğim senelerdi gerçekten.Şuanda halen aynı yerde oturduğumuz en yakın arkadaşım olan Gülistan'la bütün gün sokaklarda mahalledeki diğer arkadaşlarımızla doktor kurt oyununu oynardır.Gülistan beni o kadar kollardı ki birgün erik ağacından erik çalarken yakalanmıştık.Hepimiz kaçmaya başladık ama ben ipimi ağacın bulunduğu yerde unutmuştum.Korkudan ağlarken Gülistan da çok korktuğu halde koşarak gidip ipimi alıp geri dönmüştü.Mahallenin en aranılan futbolcusuydu Gülistan.Evet kendisi çok güzel futbol oynar mahalle maçlarına katılırdı.Hatta mahallenin çocuklarının Gülistan abi dediklerini hatırlıyorum :)Erkelerden daha iyi top sektiridi.Hatta beni kaleye sokup şut çekmişliği bile var.Tabi ben anlamıyodum ama sağa sola atıyordum işte kendimi:) Bir de o zamanlar sütlerin şişelerini götürdüğümüzde bize şişe parası verirlerdi. Biz de sokak sokak gezer şişeleri bulur bakkal amcadan parasını alırdık.Bayramlarda kapı kapı dolaşır kim para verirse mahallenin bütün çocuklarını başlarına salar topladığımız parayla da gider bir yazbuz alır afiyetle yerdik.Hergün düşer mutlaka biryerimi yaralar öyle giderdim eve.İzleri halen bacağımda var hatta :)Misketlerimiz vardı bir de misket oynardık.Biraz büyüdük futbol kartları oynadık.Mahallenin çocukları camdan !kapışşş! diye kartları atar diğer çocuklar onları toplardı.

Unutmadan buradan özürlerimi iletmek istediğim biyer var.Aşağı mahallede bir market vardı.Hemen hemen herkesin çocukluğunda bir sakız çalmışlığı vardır diye düşünüyorum.Evet itiraf ediyorum oradan sakız çalardık:) Sonra da onları yatağımızın altında saklardık.Hatta Gülistan birgün annesine yakalanmış çok fena azar işitmişti.Çaldığımız sakızlardan haberi yok sanırım ama umarım haberi olsaydı helal ederdi :)

Bir de mahallece yumurtaları pişirir çayları hazırlar herkes kekini böreğini yapar ve parka piknik yapmaya giderdik.Çitlembik ağacından topladığımız çitlembiklerle cebimizi doldurur parktaki demirlerde takla atardık.Bir de şu var.Bunu herkes yapmış mıdır çok merak ediyorum.Doğum günlerimizde en çok zevk aldığımız şey kolayla fantayı karıştırıp içmek olurdu.Özel gün ya hani ikisini karıştırıp içerdik normal bir günde olmazmış gibi hehe. Mantığı nedir halen çözmüş değilim.Daha aklıma gelmeyen birsürü anım vardır elbet ama şuanda aklıma gelenleri yazdım.İşte benim çocukluğum böyle geçti.Artık bunları yaşayan çocuklar kaldığını sanmıyorum ama bu hatıraların tadını hiçbirşey vermez insana bence.Sağlıcakla kalın.:)(Bakalım resimde beni bulabilecek misiniz :))

27 Temmuz 2010 Salı

Bir kızın erkeğe çiçek alması




Uzun zamandır yazmak istiyorum burada ama aklıma gelen şeyleri o anda bilgisayara aktaramadığım için devamlı unutuyorum.Bu sefer kararlıyım bir bloğu okurken hemen aklımdakileri düşündüm ve sarıldım yeni yepyeni bloğuma :)

Tatlı kız yazısında sahilde annesiyle yürürken bir çingeneye baktırdığı falcıdan bahsediyordu ve benim de aklıma hemen satmaya çalıştıkları güller geldi.Nerede bir çingeneyle karşılaşsak, hele yanımızda bir erkek varsa, bu kardeşimizmiş akrabamızmış ya da arkadaşımızmış önemli değil çünkü onları ilgilendirmez, yakamıza yapışırlar güzel kızıma bir çiçek alasın Allah sahibine bağışlasın 3 çocuğun olur inşallah gibi sözler duyarız.Başına gelmeyen yoktur herhalde.Almayınca da 'ne cimrisin sen de,kızım kaç kurtar kendini bu cimriden' ya da 'aman be kirpi kafa almazsan alma' gibi sözler duymamız çok normaldir. :)

Aslında benim değinmek istediğim konu tam olarak bu değil.Konumuz bir kızın bir erkeğe çiçek alması.Evet evet bir erkeğin bir kıza değil. Hayatımda 2 kere bir erkeğe gül almışlığım var itiraf ediyorum.Tamam çok gurur duymuyorum ama inanın çok şaşırtıcı oluyor.Birinde tamamen duygusal diğeri ise tamamen zorlama sonucu olmuştu.İlki uzun yıllar beraber olduğum bir insana içimden gelerek bir çiçek almış ve götürüp vermiş sonra dönmüştüm.Gençlik işte oluyor bazen böyle :p Diğeri ise çok acıklı ve üzerinden çok uzun bir zaman geçmedi daha.Üsküdar sahilindeyim ve uzun zamandır aklımda kalan biriyle kahvaltı yapacağım ve tabi ki bekletiliyorum:) O sırada bir çingene yanıma yanaştı ve gül almam için baskı uyguladı.Ben megaloman olmadığımı söyledim.Dedim yapma etme arkadaşım gelecek beni rezil etme.Ama tabiki dinlemedi ve ben siftah parası olarak 1 TL verdim ve gülü elime tutuşturarak bir de promosyon olarak falıma bakıp yanımdan ayrıldı.Tabiben karşımdakine sonrasında her ne kadar anlatsam da buna inanmış mıdır buluştuğum insan hiç sanmıyorum.Zaten fazlalık yapmasın diye arabasına bıraktım :p Neyse öyle ya da böyle çiçeği vermiş olduk.Sebebe değil sonuca bakacaksın :)

Bazen bir kızın bir erkeğe çiçek alması erkeklerce nasıl karşılanıyor acaba diye düşünüyorum. Şimdiye kadar hiçbir kızdan duymadım, hiçbir erkeğe de sormadım ama hep sormak istemişimdir.İkincisini aslında istem dışı olduğu için saymıyorum ama ilkinde çalıştığı yere sadece çiçeği vermek için gitmem çalışanlarca hoş karşılanmış duyduğuma göre.Bu kızı bırakma falan demişler hehe:)Benim fikrim eğer birini gerçekten seviyorsanız bence böyle kırk yılda bir böyle bir sürpriz yapabilirsiniz Ama bunun kesin cevabını bilebilmem için önce derin bir araştırma ve anket yapmam lazım sanırım :) Sonucu öğrenince size de haber vereceğim merak etmeyin.O zamana kadar hiçbir erkeğe çiçek almamanız dileğiyle. Çüs!

22 Temmuz 2010 Perşembe

rüyanız hayrolsun!


Gece gece tekrardan buradayım. Evde sıkıntıdan kanalları gezerken bir programa denk geldim. Adı 'Rüyanız Hayrolsun' . Nasıl bir zihniyet böyle bir program yapar insanlar neden arar anlamıyorum. Programın konusunu aşağıda anlayacaksınız. Sizin de bildiğiniz böyle saçma sapan yayınlar vardır eminim..

Tamam her kadında bir fal merakı var bende de yok değil. :p Zamanında arkadaşlarımla eğlencesine falcı falcı gezerdik.Nerede iyi bakan bir falcı duysak koştura koştura gider fal baktırır sonra da verdiğimiz paralara yanardık.Ah ona vermeseydim de şu bluzu alsaydım bir işe yarardı ya da sinemaya gitseydik bundan iyiydi gibi:) Ama televizyonu arayıp seni hiç görmemiş insandan hayatımı anlatmasını istemek hiçbir zaman mantıklı gelmeyecek.Örneğin 'Benim bir oğlum var bir kızı seviyor evlenebilecekler mi yok efendim amcamın teyzesinin bana oğlunun kızı okuyor büyüyünce ne olacak.' tarzı cümlelere anlam verebilmiş değilim. Kadın orada resmen telefonun diğer ucundan atıyor oturduğu yerden parasını da alıyor. Ben 4 yıllık üniversite okudum eminim onun kadar kazanmıyorumdur. Hiç değilse oturduğum yerden para kazanmıyorum :)

Geçenlerde hatta şöyle bir konuşmaya denk geldim. Telefondaki şahıs Almanya'dan arıyor. Diyor ki benim oğlum var okuyor ediyor doktor olmak istiyor bilmemne. Kadın da bikaç atmasyondan sonra soruyor renkli gözlümü oğlun? Telefondaki kişi de açık kahve diyor ve karşısındaki ha evet işte açık renkli gözlü diyerek bir şok yaşatıyor.Kıvırmanın bu kadarı :) En çok güldüğüm diyalog da şu oldu: Televizyondaki kadın telefondaki teyze konuşurken esniyor. Tabi saat gecenin körü uykusu gelmiş haliyle:) Sonra birde bunu nasıl çeviriyor ayrı bir şok. 'Teyzecim senin oğlunda nazar var bak git okuttur onu bütün negatif enerjisi bana geçti esniyorum!' Böyle bir kıvırma da yok yani :)

İnsanlar kolay para kazanmanın yolunu bulmuş yahu. Ben de işi gücü bırakıp televizyona çıksam diyorum arada. Gerçi bizim milletimizdeki bu zihniyet devam ettikçe onlar daha çok para kazanır biz de oturur seyrederiz.(Lafım meclisten dışarı :P)

Komik bulduğum bir diyalogdu paylaşmak istedim. Herkese tatlı rüyalar:))

20 Temmuz 2010 Salı

günümüz erkekleri


Evet arkadaşlarrr.Bu ilk bloğum olacak.Allah utandırmasın diyorum ve yazıma başlıyorum :p

Bugünkü konumuz günümüz erkekleriii.Eskiden arkadaşlık vardııı dostluk vardııı sevgi ve saygı vardı.Günümüzde bunların hangisi kaldı acaba merak ediyorum.Bir erkekle arkadaş olursunuz sizi farklı bi şekilde sahiplenir kıskançlıklar yapar arkadaşlık ilişkisi sevgili boyutuna dönüşür.Ne demişler ayıdan post erkekden dost olmaz :p( Böyle miydi bu söz hehe).

Sonra bir erkek sizi tavlamaya çalışır bir gün uğraşır iki gün uğraşır sonra amann ne hali varsa görsün der.Eskiden böylemiydi etrafında pervane olurlardı kızların, kapılarında yatar mektuplar yazarlardı.Ben hatırlarım lise yıllarımda artık masama falan yazmaya başlamışlardı o kadar yani :) Ben artık anlamıyorum gerçek sevgi gerçek aşk nerede kaldı? Ben şimdi hangi 'Seni Seviyorum' diyene inanayım ki haksız mıyım? Gerçi onlar da haklı.Artık twitter var facebook var daha bunun dışında birçok site.Biraz tipin düzgünse ya da havan varsa şöyle havalı resimler koysan mesela amuda kalksan hoplasan zıplasan mutlaka bir kız düşer yani:D Böyle olunca ben erkek olsam belki ben de çekemem kimseyi.

Bir de tutturmuşlar otuzumdan önce evlenmem.Yahu ne yapıyor bu kadınlar size yiyor mu ? Birine değer vermek düşünmek yemeğini yapıp çamaşırını yıkamak suç mu? Günümüzde artık seni seviyorum diyenden köşe bucak kaçılıyor.Hadi sonumuz hayrolsun.

Evet kızlarr günün özetini şöyle yapıp bağlıyorum.Kimse sizden değerli değil.Yakışıklı görüp de hemen kanmayın onlar da insan.Onların da iki kaşı iki gözü var yani :D Hepiniz istediğinizde bir erkeği parmağınızda oynatabilirsiniz yani yeter ki isteyin :) Şimdilik hepinizi öpüyorum.Sağlıcakla kalın!